BrainInnovations

Braininnovations Hakkinda

Braininnovations, inatçı hastalıklar için yeni tedaviler oluşturmak amacıyla beyin araştırmaları ve teknolojisindeki çok hızlı gelişmeleri entegre etmek için ortak bir girişim olarak yaratılmıştır. Braininnovations, BRAI3N grubu (Gelişmiş, Uluslararası, Yenilikçi ve Disiplinlerarası Nöromodülasyon için Beyin Araştırmaları konsorsiyumu), her ikisi de Hollanda’da bulunan Delft Teknoloji Üniversitesi ve Rotterdam Erasmus Tıp Merkezi Sinirbilim Bölümü ile güçlerini birleştirdiğinde ortaya çıktı. Yoğunlaştırılmış yataktan-tezgaha ve tezgahtan-yatağa yaklaşımlarıyla Braininnovations en yeni teknolojileri sinirbilim alanındaki çalışmaların sonuçlarıyla birleştirerek translasyonel tıptaki bir boşluğu doldurur.

Braininnovations
Braininnovations Dirk De Ridder ve Eddy van der Velden tarafından 2005 yılında kuruldu. Beyin cerrahı, sinirbilimci ve bir Darwin erbabı olan Dirk De Ridder ( Prof. dr. D. De Ridder ), 2005 yılında ‘Kulak çınlamasına Darwinci bir beyin cerrahisi yaklaşımı’ tezini yayınlandı, ve beynin evrimini etkileme yöntemlerini araştırıyor. Bu yöntemlerden biri nöromodülasyondur. Nöromodülasyon, merkezi sinir sisteminin işlevini bir terapi olarak kullanılabilecek şekilde değiştirmek amacıyla nörofizyolojik sinyallerin başlatılması ve modülasyonudur. Teknik, sinir sistemindeki belirli bölgelerin elektriksel uyarılımını, ve omurilik veya ventriküller yolla sisteme sıvıların lokal olarak dağıtılmasını içerir.

Şu anda bu terapi, bileşenlerin vücuda dağıtıldığı, kablolarla birbirine bağlandığı, ve nispeten büyük vücuda yerleştirilebilir pillerle beslenen, oldukça kapsamlı bir elektrik sistem kullanılarak uygulanmaktadır. Bu nispeten ilkel yaklaşım, kablo kırılması ve pillerin değiştirilmesinden kaynaklanan komplikasyonlar da dahil olmak üzere çeşitli riskleri beraberinde getirir. Eddy van der Velden (Yard. Doçent E.M. van der Velden) doğuştan oldukça yetenekli bir profesyonel ressam, yazar ve tıp araştırmacısıdır. Son 30 yıl boyunca, bir bilim adamı olarak Hollanda’da ve yurtdışındaki çeşitli akademik hastanelerle birlikte çalıştı. Eddy ayrıca paramedikal disiplinler olan dermatografi ve keratografinin. de kurucusudur. Dirk De Ridder ile ilk tanıştığında, Dirk’ün “Geleceğin Elektronik Tıbbı” olarak etiketlediği insan beyni üzerindeki alışılmışın dışındaki bakış açısının benzersizliğini fark etti. Van Der Velden, nörolojik bilimlerin günümüzde “bir kasırganın içinde” olduğunu ve tam anlamıyla bihaber olduğumuz, tıp ve tıp etiği üzerinde muazzam, -daha az direkt olsa da – ekonomi, hukuk, pazarlama ve din konusunda da etkileri olacak bir dizi devrimci keşifle karşı karşıya olduğunu iddia ediyor. Eddy van der Velden “Bu yüzyıl sinirbilim ve genetik yüzyılı olacak” diyor.

Araştırma

prof.dr Kevin Warwick ve prof.dr. Mark Gasson’in izinde, öncelikli olarak ilgimizi beyne terapötik olarak uygulanan elektrik sinyallerin bir parçası olan “elektronik tıbba” odaklamak istiyoruz. Bu sinyallerin farmasötik araçlara göre avantajı, beynin belirli yerlerine uygulanabilmeleri ve muhtemelen daha az yan etkiye sahip olmalarıdır. Elektrik sinyallerinin kullanımı, beynin çalışmasını etkileyen veya belirleyen kimyasal işlemlere müdahale etmemizi sağlar. Bu şekilde beynin belirli kısımları uyarılabilir ve “sıfırlanabilir”. Bu bağlamda, Dirk De Ridder, prof.dr. Michael Gazzaniga takip ediyor ve beynin yeniden programlanmasının mantıklı olduğunu düşünüyor. Dirk De Ridder’a göre “toplumumuzdaki farklılık ve çeşitlilik kavramlarını yeniden değerlendirmeliyiz”. Dijitalleştirilmiş yaşamlarımızın gerçekliği bizi kayıtsızlaştırıyor ve bilgisayar ekranlarına aşırı bakılması sonucunda oluşan, beynimizin yaratıcı kapasite kaybına dikkat etmeliyiz. Neyse ki, beynimiz muazzam bir uyum yeteneğine sahip. Eddy van der Velden, yakın gelecekte, yaratıcı düşünceyi katalize etmek ve yeni anlayışlar elde etmek için beyinlerimizi nöromodülasyon yoluyla aktif olarak uyarabileceğimize inanıyor.

Yeni nesil sinir uyarıcıları yaratmak

Braininnovations günümüz sinir uyarıcılarını birçok farklı yöntemin yanında asıl olarak çok daha küçük mikroçipler, kırılamaz kablolar, insan vücudu tarafından beslenen minyatür piller, akıllı telefonlar ile kablosuz izleme ve yönetim, sağlık personeline şifrelenmiş bilgilerin opsiyonel olarak kolayca yollanabilmesi özelliklerini de içeren, kullanılan araç ve çözümleri çok daha kullanıcı dostu yapacak bir seri yenilikler ile iyileştirmeyi amaçlamaktadır. Bu iyileştirmeler çok daha hasta-dostu yeni araç ve çözümlerin yaratılmasına neden olacaktır.

Hastalar ve Gelecekteki Tedavi Olanakları

Nörolojik bozuklukların nöromodülasyon yoluyla tedavisi, insan vücudunun nörofizyolojik özelliklerine müdahale edilinilen bir dizi yöntemden oluşur. Bir bozukluğu tedavi etmek için en uygun yöntemin seçimi, bozukluğun türüne ve nedenine bağlıdır. Uygulamada aşağıdaki yöntemler uygulanır:

● Hastanın Hareketliliğini Aktive Etmek İçin
Elektrik Uyarısı: Bu tip uyarı, ayak düşmesini iyileştirmek için peroneus stimülasyonu gibi hareketin yeniden kazanılması için felçli kasların yeniden canlandırılmasını içerir.

● Merkezi Sinir Sisteminin Elektriksel Uyarımı Paroksismal
ve geçici krizler halinde gelen bozukluklar ve kasılma, epilepsi, mesane sorunları, fibromiyalji, kulak çınlaması, bipolar bozukluklar, obsesif davranış bozuklukları, Parkinson ve Alzheimer tedavisi için omurilik ve beynin modülasyonunu içerir. Ayrıca, bu tip uyarılar acı hissini azaltma ve hormonal sistemi etkilemek için de kullanılabilir.

● Kimyasallarla Lokal Stimülasyon
Bazı nörolojik bozukluklar, nöronlar arasındaki sinyallerin transferi için gerekli olan insan vücudu tarafından üretilen spesifik kimyasalların üretiminin bozulmasından kaynaklanır. Bu kimyasalların eksikliği spazm ve titreme gibi kontrolsüz hareketlere neden olur. Örnek olarak, omuriliğin hormonal bölgeleri veya beyin ventriküllerinin bölgesel uyarılması birçok durumda iyi sonuç vermiştir

Güncel projeler

 

● Bir proje çok yönlü, minyatürize, sabit-yük, derin-beyin, korteks, ve çevresel sinir uyarımına uygun beyin uyarıcı geliştirilmesi (uStim – SINS projesi: Küçük, vücuda takılabilir Sinir Uyarıcılar).

● Başka bir proje Android tabanlı akıllı telefonların ses çıkışlarının Fransız sinirbilimci Arnaud Norena`nın yaklaşımı kullanılarak kulak çınlaması hastalarının işitme kaybı ses-metroloji bilgilerine göre ayarlanması ve yaygınlaştırılması.

● Üçüncü projede amaçlanan İşitme sinirbilimci Turner`ın hayvanlar için geliştirdiği tekniğin uyarlanması ile insanlar için boşluk algılama testinin yaratılması.

● Dördüncü projede hedeflenen gelecek nesil, genel kullanım amaçlı, yüksek derecede yazılım ve donanım güvenilirliği, yüksek güvenlikli, çok düşük güç harcayan, minyatürize edilmiş, vücuda takılabilir işlemcilerin ve yonga üzerinde sistemlerin tasarımı (SiMS projesi: Akıllı Vücuda Takılabilir Medikal Sistemler).

● Beşinci bir proje ise gerçek-zamanlı, tıp amaçlı kullanılan çok işlemcilli yonga üzeri sistemleri kullanarak, yapay bir beyincik yaratma ve bu yapay beyinciğin zarar görmüş biyolojik beynin zarar görmüş parçalarının yerini alması. Yapay beyincik sisteminin taşınabilir ya da giyilebilir olması ve aşağıdaki şartları sağlaması beklenmektedir:
– Tıp uygulaması olduğu için yüksek güvenilirlik.
– Taşınabilirlik için güç verimliliği.
– Farklı giriş bilgilerine göre adaptasyon yeteneği (DeSyRe projesi: İsteğe Bağlı Sistem Güvenilirliği)
– Hem gecikmede (gerçek zamanlı bilgi işleme için) hem de çıktı miktarında (birçok nöronu kapsayabilmek için) yüksek performans.

Onze partners